Estetik Görüntüler Peşinden Koşmak – Z Kuşağı için Yeni Bir Seyahat Trendi

Zamanımızda turizmi sosyal network kanalıyla artırma çabaları gözle görülür bir ilerleme sağladı. Bunun sonucu olarak sanat turizmi diye adlandırılan yeni bir trend ortaya çıktı. Sosyal medya platformları insanların yeni yerleri keşfetmesine, izlenimlerini ve tavsiyelerini geniş kitlelerle paylaşmasına öncülük etti.

Bu durum daha fazla seyahat etmek isteyen Z kuşağı arasında çok taraftar buldu. Ancak bu eğilim ilginçtir destinasyonların tarihsel, kültürel ve doğal güzellikler gibi gezginleri cezbeden özellikler sebebiyle görsel güzellikleri görmek için yapılan seyahatlerin artması sonucunu doğurdu.

Bir çok kişi sosyal medyada paylaşılan gidilecek yerde neyin giyilmesi gerektiğini, hangi otelde kalmanın daha ekonomik ve konforlu olduğunu, eğlence merkezlerinin bulunduğu yerleri, bulundukları yerin yemeklerini, doğada yapılabilecek aktivitelerin neler olduğunu öğrendikten sonra yapacakları geziyi planlamaktadırlar. Eksperler Z kuşağının bu bilgilere genellikle Pinterest uygulamasından ulaştıklarını söylüyorlar

Estetik görüntü için yapılan geziler nasıl planlanıyor?

 Gezginlerin büyük bir kısmı gidecekleri yeri sosyal medyadaki görsellere göre seçmektedirler. Şaşırtıcı derecede pitoresk olan bu görseller doğrudan National Geographic'den alınma da olabilmektedir. Hatırda tutulmalıdır ki bazen bu görsellerin üstünde teknoloji kullanılarak abartılı oynamalar yapılmaktadır. Böylelikle sosyal medyada sergilenen görseller seçilen yerin gerçek görüntüsünden farklı olabilmektedirler.

Estetik görüntü için yapılan gezileri bünyesine alan sosyal medya uygulamalarından TikTok'un #travelaesthetic bölümünün izleyici adedi 66 milyon, #londonaesthethic in izleyici adedi 47 milyon, #japanaesthetic in izleyici adedi 91 milyondur. Bu destinasyonların videolarını seyrettiğinizde karşınıza muhteşem bir manzara ve insanı imrendiren paylaşımlar çıkmaktadır. Ancak gerçekle karşılaştığınızda önceden gördüklerinizi bulma şansınız olmayabilir.

Günümüzde bir başka trend ise televizyonda oynayan film ve dizilerdeki yerleri görmek için yapılan gezilerdir. Emily in Paris televizyon dizisi gibi. Yine sosyal medyadaki aldatmalar gibi bu alanda da film veya dizinin yarattığı güzelliği bulmak çoğu kere mümkün olmamaktadır.


Turizmde Tarihi Anlaşma

Bir yandan global kamu sektörünü temsil eden taraf ile diğer yandan özel sektörü temsil eden uluslararası turizm organizasyonu tarihlerinde ilk defa turizmin hayati önem arz eden sorunlarında iş birliği yapmak üzere anlaştılar.

Mutabakat Protokolü (Memorandum of Understanding) Hindistan'ın Goa şehrinde Turizm Bakanları seviyesinde yapılan G20 toplantısında imzalandı. Söz konusu protokol turizmin ana sorunları olan iş imkanı yaratma, beceri geliştirme ve hizmet verenler arasında dayanışmayı sağlama başlıklarını kapsamakta.

Dünya Seyahat ve Turizm Kurulu (WTTC)  ile Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Organizasyonu (UNWTO) dünya turizminde yeteneklerin geliştirilmesi, yaratıcılık, girişimcilik ve yatırım imkanları yaratmanın yanında sürdürülebilirlik ve hızlı toparlanma dinamizmine de atıfta bulundu. Her iki taraf aynı zamanda toplumlarda iş birliğinin kuvvetlendirilmesi, yönetim ve Covid 19 pandemisinden ders çıkarılması konularını destekleyeceğini vaad etti.

Dünya Seyahat ve Turizm Kurulu'nun (WTTC) başkanı ve CEO'su Julia Simpson "Yeni Mutabakat Protokolü Dünya Seyahat ve Turizm Kurulu ve Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Organizasyonu'nun birlikte sinerji yaratarak seyahat ve turizm dünyasında sonu gelmeyecek fırsatların yaratılmasına imkan sağlayacağı gibi seyahat edenlere ve iş adamlarına da yeni kapılar açacaktır." şeklinde konuştu.

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Organizasyonu'nun genel sekreteri Zurab Pololikashvili şöyle konuştu: "Sektörümüzü zorlamakta olan sorunları ancak birbirimize dayanarak ve güvenerek  çözebiliriz. Kamu ve özel sektör birlikteliği turizmde bir değişim yaratacaktır. İnsanlar her yıl artan bir hızla gezmek, yeni yerler görmek, daha önce görüp beğendiği yerlere tekrar gitmek istiyorlar. Önümüzdeki 10 yıl içinde dünyadaki turizm hareketlerinden elde edilecek gelirin dünyadaki toplam gayri safi hasılanın yarısını oluşturacağı tahmin edilmektedir."

Mutabakat Protokolü (Memorandum of Understanding) Dünya Seyahat ve Turizm Kurulu'nun (WTTC) başkanı ve CEO'su Julia Simpson ile Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Organizasyonu'nun genel sekreteri Zurab Pololikashvili tarafından kamu ve özel sektör temsilcilerinin huzurunda imzalandı.

 


IMEX Amerika Katılımcıların Gücünü Artırıyor

IMEX Amerika Fuarının açılışına 3 ay kala kayıtlar açıldı. Bu yıl fuar 17-19 Ekim arası Las Vegas, Mandalay Bay'de yapılacak. Fuar, resmi açılışından 1 gün önce 16 Ekim'de Smart Monday (akıllı pazartesi) ile başlayacak. Katılımcıların getirilerinden ümitli oldukları fuar dünyada yaşanan ekonomik zorluklara rağmen durgun geçeceğine dair bir belirti taşımıyor.

IMEX'in satış direktörü Heather Goug " Bu yıl hem alan büyüklüğü olarak hem de katılımcı sayısı olarak geçmiş yıllara göre daha fazla talep bekliyoruz. Bu bize katılımcıların daha fazla ilgi görmesini sağlayacak alt yapı yatırımını yapmamıza imkan verecek " şeklinde konuştu.

Heather Goug sözlerine şunu da ekledi. " Turizm endüstrisinin bir çok sektörünün potansiyellerini artırma konusunda kararlı oldukları açık. Bu durum sponsorluk vermek isteyenlerin sayısının daha öncesine göre görülmemiş şekilde artmasını sağladı. IMEX yönetimi fuar katılımcılarının iş birliğiyle yeni sponsorlar yaratıp hem katılımcıların hem de alıcıların gücünü artırmayı amaçlamaktadır. "

Bu yılki eğitim ve deneysel programlar hem eski favorileri hem de yeni konseptleri kapsıyor. Webex tarafından sponsorluğu  yapılan morning talk show bu yılın yeni uygulamalarından biri. Gösteri  Amerikan izleyiciler için The View, İngiliz izleyiciler için Graham Norton’s Show dan etkilenerek yaratıldı.

Programdan sorumlu Tahira Endean " Bu uygulama insanların daha fazla görmek istedikleri, daha kapsamlı, daha samimi ve eğlendirici uygulamaya bir örnek teşkil etmektedir. " şeklinde konuştu.

IMEX Amerika geçen yıl 180 ülkeden 3,300 katılımcıya ve 4,300 den fazla alıcıya ev sahipliği yaptı. Bu yıl yeni uygulamalarla, daha fazla içerikle ve ortaklıkla gerek katılımcı sayısının gerekse alıcı sayısının rekor seviyede artacağı hedeflenmektedir.


Tatil Evi Kiralamalarında Dolandırıcılığı Önlemek İçin 5 İpucu

Tatillerini kiralayacakları rüya evde geçireceklerin yaygın ve organize biçimde dolandırıcılık yapanların ellerine düşmemek için çok dikkat etmeleri gerekir. Bunu önlemek için aşağıda 5 ipucu sunuyoruz.

Son dakika konusuna Dikkat!

 İdeal tatil evi kiralamayı hala düşünüyor musunuz? Belki önceden yaptığınız planlar tutmadı ve Ağustos tatilinizde en iyi evi bulabilmek için son dakika sitelerine başvurdunuz. Maalesef dolandırıcılar sizin telaşınızı anlayacak kadar profesyoneldirler ve sizi dolandırmak için her yolu deneyeceklerdir. Onların tuzaklarına düşmemek için çok dikkatli olmalısınız.

Çok iyi teklifler sunuyorlarsa, mutlaka bir bit yeniği vardır

İnternetteki online rezervasyon ilanlarında gözünüzü dört açmanız gerektiren bir kural vardır.

" Provence'nin göbeğinde yüzme havuzlu harika bir ev Haziran sonunda çok uygun fiyata hala müsait. "

Eğer çok şanslı değilseniz muhtemelen karşınızda bir çakal vardır. Emin olmak için reklamdaki metni kopyaladıktan sonra arama motorunuza yapıştırıp ilanın doğruluğunu kontrol edin. Bilgisayarınıza ev sahibinin ismini ve sahte kelimesini yazın. Eğer düşündüğünüz gibi bir sahtekarlık söz konusuysa ilanı barındıran site veya platformu şikayet edin.

Kiralık evin resimlerini ve konumunu araştırın

Hayalet tatil evleri riskini elemek için sorabileceğiniz en iyi soru böyle bir ev hakikaten mevcut mu? sorusudur. Reklamdaki fotoğrafı bilgisayarınıza indirin ve Google görüntüler kısmına gidin. Görüntüye göre ara ikonuna tıklayarak fotoğrafı indirin. Eğer fotoğraf sizin kiralamak istediğiniz evle uyuşmuyorsa, oradan kaçın!

Aynısını evin adresi için de yapın. Google Haritaya gidin, evin adresini yazın ve fotoğraflara bakın. Bu metot haritada evin gözüküp gözükmediğini ve deniz kenarında olup olmadığını anlamak için harika bir yoldur. Bu aracı kullanarak evin coğrafi konumunu da belirleyebilirsiniz.

Deneyimci görüşlerine bakın, ev sahibini arayın

Kiralama sitelerinde değerlendirmeler vardır. Ev nasıl bir not almış? Daha önce aynı evde kalmış olanların intibaları nasıl? Değerlendirmelerinde ev sahibiyle tanıştıklarını ve ev sahibinin onlara yardımcı olduklarını yazmışlarsa bu çok olumlu bir kriterdir.

Ev sahiplerine soru sormanızın tam zamanıdır. Soru sormaya başlamak için Airbnb gibi büyük platformlara mesaj gönderin. Bazı kiralık ev sitelerinde filtreleme ve sahte reklamları önleme sistemleri vardır. Bir şüpheniz oluştuysa yine de dikkatli olun. Heceleme hatalarına ve yabancı söz dizinlerine bakın.

Araştırmaya devam etmenizin en iyi yollarından biri de oraya telefon etmektir. Ev sahibiyle görüşmek isteyin ve sorularınızı doğrudan ona sorun. Kiralayacağınız yer kaçıncı katta? Kaç metrekare büyüklüğünde? Hangi sene inşa edildi? Evin civarındaki turistik yerler var mıdır? Su durumunu nasıldır?. Gerekirse evin diğer fotoğraflarını isteyin.

Ödeme, tehlike ikazı

Bir dolandırıcılığın kucağına düştüyseniz bu durum ödeme esnasında ortaya çıkacaktır. Toplam kira bedelinin %30'undan fazlasını ödemeyin. Başka bir hesaba money order, Western Union, Moneygram ile ödeme yapmayın. Bunların takip etmek mümkün değildir.

Airbnb'ya yapacağınız ödeme için platformun güvenli ödeme sistemini kulanın. Eğer doğrudan ev sahibiyle temas halindeyseniz sözleşme imzalanmadan kesinlikle ödeme yapmayın. Sözleşmede evin tüm teçhizatının özellikle reklamda yazılı olanlarının sözleşmede yazılı olduğuna dikkat edin.


G20 Ülkeleri Sürdürülebilir Turizmin Yol Haritasını Kabul Etti

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) G20 ülkelerinin 2030 da yapacağı toplantıda turizmin sürdürülebilirliği konusunun 1. gündem maddesi olacağını kabul ettirdiğini bildirdi.

G20 ülkelerinden Hindistan'ın bu yılki başkanlığına danışman üyelikte bulunan  Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü dünyanın önde gelen ekonomilerinin Turizm Bakanlarının bulunduğu toplantıda turizmin sürdürülebilir hedeflerine erişilmesinde Goa Yol haritasının birincil araç olması gerektiği hususunu bildirdi.

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü 2015 yılında başlayan ve 2030 yılında tamamlanması hedeflenen projenin hızlanmasına, 17 kalem Sürdürülebilir Turizm Hedefinin kararlaştırılan tarihte tamamlanmasına destek vermeleri konusunda G20 Turizm Bakanlarının katkısını talep etti.

Yeşil Turizm

Goa Yol Haritası iklim değişikliği ve çevre koruma konularının gereksinimleri için G20 ekonomilerinin finansman, dayanıklı alt yapı ve tedarik yönetimi için iş birliği içinde bulunmaları gerekliliğini içermekte.

Dijitilasyon

Yol haritası açık bir şekilde iş hayatı ve destinasyonlara katkıda bulunmak açısından dijitilasyonun geniş kapsamlı faydasına projenin ana maddelerinde yer vermektedir.

Beceri

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü'nün öncelikli olarak önem verdiği bu madde turizm çalışanlarının, özellikle genç ve kadın olanların, turizm konusunda varılması gereken hedefler göz önüne alındığında beceri kazanmaları için eğitim ve deneyim kazanmaları hedefidir.

Girişimcilik

Turizm sektörünün %80'ini Mikro, Küçük ve Orta ölçekli firmalar oluşturmaktadır. Goa Yol Haritası kamu politikaları ve kamu-özel sektör ortaklığının finansman sağlama, pazarlama ve beceri noksanlıklarının tamamlanması önemini vurgulamaktadır.

Destinasyon Yönetimi

Yol haritası kamu-özel sektör ortaklığını kuvvetlendirecek olan destinasyon yönetimine kapsamlı yaklaşımın hükümetlerin desteğini almada kilit rol oynayacağını öngörmekte. G20 ülkeleri ve diğer davetli ülkelerin bulunduğu toplantıda bunun örnekleri ayrıca sunuldu.

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü Genel Sekreteri General Zurab Pololikashvili " Turizmin pandemi sonrası eski günlerine geri döndüğünü memnunlukla karşılamamıza rağmen bu iyileşmenin sürdürülebilir, kapsamlı ve zorluklara dayanaklı olmasını sağlamalıyız. Yol Haritasından beklenene kavuşmada ve daha iyi bir gelecek sağlamada en çok önem verdiğimiz unsur bu olmalıdır" dedi.

Kuzey Hindistan bölgesi hükümetinin turizm bakanı Shri G. Kishan Reddy " Turizm ülkelerin karşılaştığı sosyo ekonomik krizlere çare olacak bir enstrüman olabilir. Geri dönüş ve sürdürülebilirlik için birlik halinde çalışma Sürdürülebilir Gelişme Hedefini elde etmede tahmin edilemeyecek kadar büyük hacimde sorunların çözümü olacaktır" şeklinde ekleme yaptı.

Atık Madde Azaltımı ve Geri Dönüşün Çoğalması

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü ve Birleşmiş Milletler  Çevre Örgütü G20 ülkeleriyle yaptığı toplantıda Hindistan Turizm Bakanlığının da katılımıyla bir yan etkinlik düzenleyerek Plastik Maddelerin Geri Dönüşüm Ekonomisi başlığında bir seminere öncülük etmiştir.

G20 Ülkeleri

G20 ülkeleri dünyadaki Gayrisafi Milli Hasılanın %85'ini sağlamakta ve global ticaretin %75'ini oluşturmaktadır. G20 ülkeleri 2022 yılında global turist sayısının %73'üne ev sahipliği yapmıştır.


Bu Yıl Yaz Tatiliniz İçin En İyi 10 Yer

Yaz geldi. Bir çoğumuz için tatile çıkma ihtiyacı her şeyin önünde. Önümüzde bir çok seçenek olduğundan bir tercih yapmamız da hiç kolay değil. Turizm konusunda uzmanlaşan kişilerin 2023 yazı için seçtiği 10 ülke huzurlarınızda.

1/ Fas

Yaz mevsiminde Fas'a gitmenin delilik olduğu düşünülebilir. Ama aslında hiç de öyle değil. Bu Sahra ülkesinde bazı bölgelerdeki sıcaklık derecesi ancak İberya yarımadasındakinin benzeri kadar. Fas'ı görmenin önemli bir avantajı Avrupa kültüründen farklı bir kültürle tanışma fırsatı.

Marakeş gibi alışılmışın dışında çok renkli bir şehir, surf cenneti Agadir veya Taghazout plajları, mavi şehir de denilen Chefchaouen veya Avrupa şehirlerine benzeyen Kazablanka ve Rabat sizlere değişik deneyimler yaşatmak için görülmesi gereken yerler.

 

2/ Kanarya Adaları

Kanarya Adaları yaz aylarında tropik iklimi yaşamak isteyenler için en uygun yerlerden biri. Buna ek olarak birbirine yakın mesafelerde tamamen farklı görüntülerle karşılaşıyorsunuz. Yeşil bir cennete benzeyen Las Palmas'ın doğal görüntüsüyle, dik kayalıklara sahip olan Gomera'nın vahşi görüntüsü birbirlerinden çok farklı.

Aynen Isla del Hierro'nun doğal havuzlarıyla ile İspanya'nın en yüksek noktasında kurulu Tenerife arasındaki farklılık gibi. Diğer yandan ay yüzeyine benzeyen manzarası ve pırıl pırıl deniziyle Fuerteventura bir başka farklılık yaratmakta.

3/ Hırvatistan

Hırvatistan'ın Adriyatik Denizindeki kıyıları uzun zamandır turizm dergilerini süslemekte. Yine de turist izdihamının şimdilik yaşanmadığı Hırvatistan bu yaz tatilinizi geçirmek için sakin ve cazip bir yer. Hem Akdeniz'e hem de Adriyatik Denizine kıyıları olan bu ülkede özellikle Dalmaçya kıyıları harikulade plajlarıyla sizleri beklemekte.

4/ İskoçya

İskoçya serin havayı ve doğayı sevenler için mükemmel bir seçenek. Başkent Edinburg kültür ve nostalji zengini bir yer. İskoçya gür ormanları ve pastel renkleriyle görenleri hayrete düşürecek kadar doğa zengini bir ülke. Yanınıza yağmurluk almayı unutmayın!

5/ Lizbon

 Bohem atmosferi ve canlı geceleriyle Lizbon tatil geçirmek isteyenlerin ayrılmak istemeyecekleri bir şehir. Kültürü, uygun bütçeyle tatil yapma imkanı, harika plajları. Lizbon'da bunların hepsi var. Bunlara ek olarak Avrupa'nın her ülkesinden Lizbon'a karadan ve havadan ulaşmak için çok iyi bağlantılar mevcut.

Lizbon Avrupa'nın önde gelen başkentlerinin popüler oluşunun gerisinde kalmış olmasına rağmen gidecek olanlara çok şeyler verebilecek imkana sahip.

6/ Azor Adaları

Portekiz'in Atlantik Okyanusun'daki devamı olan Azor Adaları her geçen gün daha fazla tanınıyor. İnsanı etkileyen çağlayanları, doğal parkları, gölleri, dik yamaçları ve bir çok plajıyla Azor Adaları doğayı, sükuneti ve yürüyüşü sevenler için ideal bir seçenek.

7/ Costa Rica

Costa Rica dünyanın sayılı belki de en önde gelen eko turizm ülkesi. Gezginlerin ülkenin doğal güzelliklerinin korunmasından sorumlu olduğu, yerel halkın mirasını, kültürünü, örf ve adetlerini muhafaza ettiği, mutlak gidilmesi gereken bir yerdir. Uzun bir yolculuk yapılmasının gerekliliğine rağmen sabır gösterip ziyaret edilmesini hararetle tavsiye ediyoruz.

8/ Vietnam

Bali ve Tayland'ın popülerliği Vietnam'ı her daim gölgede bırakmıştır. Kuzey ve Güney olarak ikiye ayrılan bu yarımada turistleri kendine çekmek için her türlü zenginliğe sahip. Benzersiz ve etkileyici kültürünü, göz kamaştıran plajlarını, 1955'den 1975'e kadar süren kuzey Vietnam ile güney Vietnam arasındaki  iç savaşın insanı hayrete düşüren izlerini görmek unutamayacağınız anı olarak her zaman hatırlanacaktır.

 

9/ Cinque Terre

Cinque Terre sarp kayalıklı İtalyan Riviera' sında deniz kenarındaki asırlar öncesine dayanan eski evleriyle öne çıkan bir beldedir. Beldeyi oluşturan her 5 kasabada da renkli evler, dik teraslara kurulan üzüm bağları, limanındaki balıkçı tekneleri ve Liguria bölgesinin meşhur pestosuyla hazırlanan her türlü deniz mahsullerini bulacağınız restoranlarıyla görebileceğiniz en ilginç ve özgün yerlerden biridir.

10/ Cape Verde Adaları

Afrika'nın takım adalarından biri olan Cape Verde Adaları bünyesinde barındıran her 10 adası boyunca yüzlerce kilometre uzunluğunda nefes kesen kıyı sahili olan, siyah ve beyaz kumlarıyla insanı büyüleyen plajlarıyla dikkat çekmektedir. Plajların çoğu uzak mesafede ve el değmemiş olduğundan yüzme, yürüyüş veya sadece dinlenme için ideal bir tatil yeridir.

CF5A7A Beach near Riu-Hotel, Santa Maria, Island Sal, Cape Verde Islands, Africa. Image shot 2011. Exact date unknown.


Gastronomi Turizmi

Global turizm yeniden hız kazanırken destinasyonlar arasındaki rekabet de kızışmakta. Ülkelerin yerel ve geleneksel yemek kültürleri turistleri çekmek açısından hızla artan bir faktör olarak oluştu.

Bir çok turistik yer için yemek yapımı onların tarihlerinin bir parçası ve kimliği olarak ülkelerin markalarını yaratmada anahtar rol oynuyor. Gastronomi, turizmi çeşitlendirmeyi, yerel ekonomik gelişmeyi sağlamayı, bünyesinde bir sürü profesyonel sektörleri beslemeyi ve ana sektöre yeni kullanımlar getirmeyi temsil etmekte.

Böylelikle günümüzde gastronomi destinasyonların gelişmesinde ve marka olmalarında katkıda bulunuyor. Unutulan mahalli geleneklerin ve çeşitliliğin yeniden canlanmasını ve korunmasını sağladığı gibi otantikliğin ödüllendirilmesine de katkıda bulunuyor.

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütüne bağlı Turizm ve Rekabet Gücü Komitesi Gastronomi Turizmini ziyaretçilerin seyahatleri esnasında yemek ve onunla bağlantılı ürünler ve aktivitelerle kazandıkları tecrübeler olarak tanımlamakta. Gastronomi Turizmi ayrıca gezginlerin bulundukları yerde gıda ürünleri üreten yerel halkı ziyaret etme, gıda festivallerine ve yemek yapma sınıflarına katılmayı kapsamaktadır.

Dünyada Gastronomi Turizminde öne çıkan ilk 10 ülke

1) Fransa

2) İtalya

3) Türkiye

4) Tayland

5) İspanya

 

6) Yunanistan

7) Japonya

8) Meksika

9) Hindistan

10)  Çin


Dünyanın Az Bilinen En İyi Dalış Noktaları

Emmy Ödülü sahibi sinematograf Richard Fitzpatrick gezegenimizdeki deniz hayatının korunması konusunda aşırı tutkulu olduğunu ve inanılmaz derecede çekici denizaltı yaşamı için nereleri görmemiz gerektiğini anlattı. 

Fitzpatrick'ın denizlere olan merakı ilk defa yedi yaşındayken Queensland, Avustralya'da Büyük Set Resifi'ne Great Barrier Reef şnorkelle dalış yaptıktan sonra başladı. "Mercanları ve renkli deniz kabuklarını gördüğümde büyülendim". Dünya Okyanuslar Gününde BBC'ye röportaj veren Fitzpatrick su altında yaşadığı tehlikeli anları anlattı, dünyamızda gizli kalmış dalış noktalarını ve onları nasıl korumamız konusunda bilgi verdi.

Palyaço Balığı

David Attenborough ile film çekmek nasıldı?

Daha önceleri kendisiyle bazı yapımlara katılmıştım fakat bunların en büyüğü Great Barrier Reef filmiydi. Filmi yapmak için tek başıma 2 yıl öldüresiye çaba harcadım. Aylarca deniz canlısı görüntülemek için koştururken David Attenborough ekibiyle sadece 2 hafta için geldi, filme bazı görüntüler ekledi ve sonra kayboldu.

Su altında canlılarla yüzlerce, binlerce saat zaman geçirmek ve bunları filme aldıktan sonra dokümanterde kendimi onlarla birlikte görmek bana zevklerin en büyüğünü verdi.

Okyanusta film çekerken sizi en çok etkileyen şey neydi?

Büyük beyaz köpekbalıklarının, kaplan köpekbalıklarının, balinaların, her şeyin filmini çektim. Ama katil balinalar orcalar çok etkileyici hayvanlar. Arjantin'de orcaların sığ suda neredeyse karaya çıkmış gibi fokları avlamak için bekleyişlerini seyretmek olağanüstüydü.

Film çekerken tehlikeli anlar yaşadınız mı?

Çook. Su altında 20,000 saatten fazla zaman geçirdim. Zaten benim işim bir çeşit belayı aramak. Başımdan geçen bir dolu olay var. Hastaneye kaldırıldım, köpekbalıkları tarafından ısırıldım, deniz anaları tarafından sokuldum, deniz yılanları tarafından ısırıldım. Köpekbalıkları sebebiyle travmalar yaşadım. Kemiklerim, kaburgalarım kırıldı, su altı vurgunu sonucu verilen basınç yüzünden kafatasımda çatlak oluştu.

Hala işinizi seviyor musunuz?

Tabii, hem de çok.

Karşılaştığınız en hayret verici olay neydi?

Kaplan balığı diye bir balık cinsi vardır. Boyları insan kolu kadardır. Özellikle çiftleşme dönemlerinde çok saldırgan olurlar ve ay krateri görüntüsünde 3 metre çapında yuva yaparlar.

Kaplan Balığı

Bir defasında dişi kaplan balığıyla 2 gün geçirdim. Yumurtalarını korumaktaydı ve beni tehdit olarak görmemeğe başlamıştı. Kameranın merceğini yumurtaların üstüne çevirdim. O sırada balık bana aldırmadan yumurtaların üstüne su fışkırtıyor ve onları yelpazeliyordu. Ama filmi çekerken bir bacağımın yukarı kaldırıldığını, nazikçe sola çekildiğini, sonra tekrar yerine konulduğunu hissettim. Bunu yapan yandaki krakerde yaşayan balıktı! Paletim onun hareket etmesini önlediğinden kendisine geçiş için yer açıyordu.

Enteresandır, ben onlarla bir kaç gün geçirdikten sonra fotoğrafçı bir arkadaş onları çekmek için doğrudan üstlerine yüzmüş. Balık ona aşina olmadığından, sadırmış ve fotoğrafçının kamerasını kırmış.

Sizi en çok etkileyen dalış noktası neresi oldu?

Batı Papua'da (Endonezya) Raja Ampat denilen yerdeki su altı aklımı başımdan aldı. Şimdiye kadar gördüğüm en muhteşem mercanlar ve balık yoğunluğu inanılmazdı. Su altındayken sanki arka planda David Attenborough'ın sesini duyar gibi oluyorsunuz.

Yirmi beş otuz yıl önce oraya ilk gidenlerdenim. O zaman film çekerken dinamit patlatanların seslerini duyardım. Çok şükür şimdi koruma altında.

Gerçek anlamda su altı hayatını görebilmek için nereye gidelim?

Su altı çeşitliliği açısından Patagonya inanılmaz. Bir yıl içinde Arjantin'e 2 defa gittim. Bir tanesi orcaları gözlemek içindi. Bir kaç ay sonra tekrar gerçek güney balinasını southern right whales filme çekmek için gittim. Kristal berraklığındaki suda şnorkelle bu balıkların arasında yüzebilirsiniz. Ayrıca okyanusun dışında deniz aslanları, armadilloslar ve guanacolar var.

Gerçek Güney Balinası

Listenizde dalış yapmak için başka nereleri var?

Galapagos'ta denizaltı hayatı muhteşem. Gerçek anlamda ılıman kuşakta olan bu yerde su altı üretkenliği bulunuyor. Çekiç başlı köpekbalıklarını burada bolca görebilirsiniz. Galapagos Batı Pasifik'te bulunmayan endemik balık çeşitlerine ev sahipliği yapmakta.

Çekiç başlı köpekbalığı

Okyanusları nasıl koruyabiliriz?

Bir çok insanın okyanuslara olan ilgisi su üstünü gördükten sonra kayboluyor. Suyun altında ne olduğunun ve sistemin nasıl işlediğinin farkında değiller. Ben her zaman okyanusların harikaları konusunda insanları eğitmeye çalışıyorum ve inanıyorum ki insanlar bunu öğrenip sevdikten sonra korumaya başlayacaklar.


KURAP Bir Başarı Hikayesi

KURAP'ın Haziran Ayı toplantısı AMADEUS sponsorluğunda 7 Haziran 2023 Çarşamba günü CVK Bosphorus otelinde yapıldı.

Amadeus tarafından son derece başarılı bir sunumla günümüzde gündemde olan ve yakın zamanda gerçekleşeceği ön görülen NDC rezervasyon sistemi örneklerle anlatıldı.

Amadeus KURAP’ın kuruluşunu ve bugünlere gelişini bir başarı hikayesi olarak değerlendirdi.

Schengen vizelerinde yaşanan sıkıntıların acenteler önündeki en önemli sorunlardan biri olduğu, ancak konunun geniş ölçüde basına yansımasının müşterilere açıklama yapılmasını kolaylaştırdığı konuşuldu.

Toplantının son bölümünde Amadeus Türkiye, Bulgaristan ve Orta Asya pazarları Genel Müdürü Mr. Eric Willems acentelerin sorularını cevapladı.

Mükemmel ev sahipliği için Amadeus ekibine teşekkür ederiz.


Bu Yaz Niçin Tek Başınıza Tatil Yapmalısınız

Bir çoğumuz yaz tatiline çıkarken beraberimizde ya sevgilimiz, ya arkadaşımız ya da ailemiz olmalı diye düşünürüz. Öyle ya, kiminle konuşacağız, yemeği kiminle beraber yiyeceğiz, güvende olacak mıyız soruları bir bir kafamızdan geçer.

Çevremizde tek başına hareket etmek uzun zamandır bir nevi kusur olmasa bile tuhaf olarak kabul edilmekte. Sosyal çevremiz bizi başkalarıyla beraber olmaya zorlar. Aksi durumda sorumluluk almamakla, bencil olmakla suçlanırız.

Tek başına seyahat etmek isteyen kişi sayısı artınca tatil endüstrisi aileler ve çiftler için sundukları imkanları tek başına tatil yapmak isteyenler için de geliştirmeye başladılar. Milenyum nesli için uzaktan çalışma tercihi çoğalınca ve iş seyahatleri adedi artınca bu istek kendiliğinden oluşuverdi.

Günümüzde ulaşım imkanları her zamankinden daha fazla. Sosyal medyada yaşanan patlama, çevremizden kopmadan tek başımıza çalışmayı ve dinlenmeyi mümkün kılıyor.

Oteller, gemi seyahatleri, restoranlar, turizm şirketleri, festivaller tek başına hareket eden insanlar için yeni tasarımlar geliştirdiler, bununla kalmayıp onları tek başlarına tatil yapmaları için cesaretlendirdiler. Araştırıcılar bu gurubun paylaştığı izlenimlerden yola çıkarak kendi başına yaşayanların birlikte hareket edenler kadar yaşamdan zevk aldıklarını saptadılar. 

Kalabalık içinde yalnız kalın

Bu arada araştırmaya katılanlar, tek başına zevk almalarını olanaklı kılan faktörleri ortaya koydular. Bir topluluk içinde onlara dahil olmadan, mesela kalabalık bir meydanda veya dolu bir plajda başkalarının birbirlerine olan davranışlarını ve yakınlıklarını izlemek onları oyalamakta, hatta onlar için eğlenceli dahi olabilmekte.

“Café de oturken oturduğum yer önemli. Masamı pencere tarafında seçerim. Bu bana sokaktan gelip geçen insanları görmeme, onların nasıl bir hayat yaşadıklarını hayal etmeme yardımcı olur. Ayrıca cafédeki müşterileri de incelemekten geri kalmam. Ne yediklerine, ne içtiklerine, nasıl yiyip nasıl içtiklerine bakarım. Bunları yaparken zamanın nasıl geçtiğini anlamam bile.”

Kendinize zaman ayırın

Tek başına olmanın aynı zamanda iyileştirici tarafı da bulunmaktadır. Bu size düşüncelerinizi ve duygularınızı analiz etmeniz için zaman tanır. Böylelikle sorunlarınızla başa çıkabilme gücünü elde etmiş olursunuz. Belki düşündüklerinizi bir kağıda yazabilme veya yaratıcı yanınızı ortaya çıkarabilme şansını elde edersiniz.

“Yalnız başıma düşüncelerimle birlikte olmak beni çok rahatlatıyor. Bir başkasının baskısı olmadan kendimle baş başa kalmak bana huzur veriyor. Yanımdakinin ilgimi çekmeyen söylevini dinlemek zorunda kalmıyorum.”

 Konfor alanınızın dışına çıkın

Diğerlerini düşünmeden kendi arzu ettiğiniz şeyleri yapmak sadece sizi rahatlatmakla kalmayacak ayrıca daha önce denemek isteyip de deneyemediğiniz arzularınızı gerçekleştirmek için size fırsat tanıyacaktır.

Araştırmalar kişinin kendi başına geçirdiği zamanın iş yeri baskılarını da hafifleteceğini vurgulamakta. Yalnız geçirilen zaman sizi saran sosyal hayatın döngüsünü dikkatiniz dağılmadan idrak edebilme imkanı verir.

Tek başına seyahat kültürünü benimseyin

Tek başına seyahat edenlerin kendilerine özgü davranma tarzları vardır. Yalnız seyahate çıkma yönteminin bilincindedirler ve aynı yaşam tarzını tercih edenlere saygı duyarlar. Hatta onlarla beraber ama yalnız olabilecekleri yer arayışına bile girerler.

Kendi bireyselliklerini koruyarak yaşadıkları tecrübeleri birbirleriyle paylaşırlar, yardıma ihtiyaçları olduklarında onlara el uzatmaktan çekinmezler. Tabii onların yalnızlıklarını bozmamaya gayret göstererek.

“Bizler uyum sağlayabileceğimiz yerler ararız. Birbirimize gülümsemekten mutluluk duyarız. Birbirimizle anlaşmak için illa sohbet etmemiz gerekmez. Benzer yaşama tarzımız anlaşmamız için yeterlidir.”